Ey nihâl-i çemen-ârâ-yi edeb
Nûr-bahşâ-yi dil ü dîde-i eb.
Sa’y kıl ilm-i şerîfe şeb-ü rûz
Kalma hayvan-sıfat ol ilm-âmûz.
İlme sa’y eylememekden hazer et
İlm ü sa’y ikisi birdir nazar et.
Sıfat-ı hazret-i Mevlâdır ilm
Cümle evsâfdan a’lâdır ilm.
Taleb-i ilme çalış ol a’lem
Farzdır dedi, Resûl-i ekrem.
Dahî emr eyledi ol sâhib-i ilm
“Mehdden lahde dek ol tâlib-i ilm.”
Bula gör öyle Medine’ye vusûl
Ki kapusu ola dâmâd-ı Resûl.
İlm bir lûcce-i bî-sâhildir
Anda âlim geçinen câhildir.
Cehle Hak mevt dedi ilme hayât
Olma hem-hâl-i gürûh-ı emvât.
Olma mahrûm-ı hayât-ı ebedî
İlm ile fark edegör nîk ü bedî.
İlmin envâ’ı ile ol hâli
Belki lâzım gele istimâlî.
Bilmek elbette değil mi ahsen
Sorsalar ben ânı bilmem demeden.
Hazretin nâsa budur telkini
“Utlubü’l-ilme velev bi’s-sîni”
Etme âr öğren oku ehlinden
Herşeyin ilmi güzel, cehlinden.
Ger reâya ve gerek sâhib-i tâc
Lâbüd olur ulemâya muhtaç.
Nabî Efendi